6 Mart 2013 Çarşamba

ÖZÜRLÜLERE UYGUN BİNA


Özürlü İnsanların İkamet Edeceği Binaların Düzenlenmesi Kuralları ya da Özürlülere Uygun Bina tanımlaması ilk okunduğunda, bu konuya gösterilen dikkat ve özeni hissettirse de, ayırımcılıktan öteye geçmemektedir. Bu ifadeler, halen kanun, yönetmelik ve standartlarımızda kullanılmaktadır. Özürlü insanlara, ikamet edecekleri binaları işaret etmek, yönlendirmek söz konusu olamaz. İnsan haklarının, tüm insanların hak ve saygınlık açısından eşit ve özgür doğduğu anlayışına dayandığı kabulü ile, böyle bir sınıflandırma ya da tanımlamanın mümkün olamayacağı bir gerçektir. Bazı binalarda özürlü yaşayabilir, diğerlerinde yaşayamaz gibi bir tanımlamanın yapılması bu grubu ötekileştirmekten öteye geçmemektedir. Özürlüye uygun bina ifadesinin kullanılması, mimarlar’ın, “benim tasarımım özürlüye hizmet etmiyor” düşüncesi ile uyulması gereken kuralları göz ardı edebilir endişesini taşımamız gerekir. 

 İnsan hakları ve fırsat eşitliği prensibinden hareketle, toplumun her bireyi, toplumun tüm kaynaklarından eşit olarak yararlanabilme hakkına sahiptir. Bu hak, her bireyin bağımsız, üretken ve zevkli bir yaşam biçimine ulaşabilmesi olarak da özetlenebilir. Bu tanımlama ile birlikte, “Tüm ürünlerin ve çevrelerin, yaş, beceri ve durum farkı gözetmeksizin pek çok kişi tarafından kullanılabilmesini olanaklı kılan, bütünselleşme sağlayan bir tasarım yaklaşımı” olarak ifade edilen Evrensel Tasarım kavramının İnsan Hakları prensibi ile çalıştığını söyleyebiliriz.

Tüm binaların erişilebilir olmasını kabul ettiğimizde, sadece kamu binalarının değil, tüm konutların da erişilebilir olması gerektiği kuşkusuzdur. Aksi durumlarda, fiziksel eksikliğimizin olmadığı bir dönem ya da yaşta edindiğimiz ve halen yaşamakta olduğumuz yuvamızdan, herhangi bir sorun oluşması veya yaşlılık nedeni ile bazı fiziksel yetersizlikleri yaşamamız durumunda, ayrılmamız gereği oluşmaktadır.! Örneğin; tekerlekli sandalyenin geçmesi için temiz kapı boşluğunun en az 80cm olması gereği varsa, bundan böyle tüm konutlarda WC ve banyo kapılarının net açıklığının 80cm olması gereği vardır. Aksi durumda, “özürlüye uygun” bir konut arayışı içine girmemiz gerekmektedir!
Yaşadığımız çevredeki yapısal erişim sorununun, en önemli sorumlusunun “mimar” olduğu gerçeği unutulmamalıdır. ..
Bir başka deyişle; MİMAR, çizdiği her çizgi ile yaşamlarımıza dokunmaktadır.  14.05.2011
Türk Standartları Enstitüsü'nün "ÖZÜRLÜ İNSANLARIN İKAMET EDECEĞİ BİNALARIN
DÜZENLENMESİ KURALLARI" başlığı ile çıkarttığı TS 9111 standart,
26.01.2012 de değiştirilerek "ÖZÜRLÜLER VE HAREKET KISITLILIĞI BULUNAN KİŞİLER İÇİN BİNALARDA ULAŞILABİLİRLİK GEREKLERİ" olarak düzeltilmiştir. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder